top of page

SENİNLE BAŞLAMADI


Güzel bir yaz akşamından herkese merhaba arkadaşlar. Mark Wolynn tarafından kaleme alınan ''Seninle Başlamadı'' kitabının yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle.

Kalıtımsal zincirde yer alan acı hikayeler her zaman kendi kendine bitmeyebilir ve hisler yaşamaya devam edebilir. Bilinçaltında kalan şeyler yok olmaz, aksine bu kalıplar tekrarlamaya devam eder. Geçmişle olan bağlarımızı reddetmek bizi kendimizden uzaklaştırır ve yaşadığımız sorunları artırır. Bu açıdan farkındalık kazanmak ve zihinden özgürleşmek önemlidir.

Kitapta kullanılan araç, endişe ve korkularımızın saklı kalan dilidir. Kalıtsal aile travmalarının kim olduğumuza etkileri ve yaşadığımız sorunların üstesinden gelmenin yollarını sayısız örnekler üzerinden, bilimsel olarak kanıtlanmış yöntemlerle sunmaktadır. Kalıtsal olarak deneyimlenen travmalar, güç ve dayanıklılık kazanarak gelecek kuşaklara aktarılır. İkinci ya da üçüncü nesil tarafından algılanan korku ve endişeler, geçmişteki aile bağları tarafından yaşanılan korku ve endişelerdir. Bu yüzden olayın kaynağını iyi belirleyip ona göre yol almamız gerekir.

İmgeleme yöntemiyle, bir eylemi gerçekten olmuş gibi hayal ettiğimizde birincil görme korteksimiz aktif hale gelmektedir. Bu da zihnimizi iyilik haliyle doldurarak iyileşme sürecini güçlendiren epigenetik ortamı oluşturmaktadır. Sekiz saatlik bir meditasyon sonrası kişilerde beynin mutluluk üreten bölümünün büyüdüğü kanıtlanmıştır.

Kitapta adını sıkça duyduğumuz çekirdek dil, açıklanmamış ve birleştirilmemiş olayları ve deneyimleri bir araya getirmemizi sağlar. Bilinçaltında gizlenen, en derin korku ve endişelerimizi ifade ederken kullandığımız dil, çekirdek dildir. Çeşitli yaşanmış hikayeler üzerinden çekirdek dilimizin yapısını nasıl çözeceğimiz hakkında doyurucu bilgiler verilmektedir.

Temel şikayetimiz, çekirdek tanımlayıcılar, çekirdek cümlemiz ve çekirdek travmamız çekirdek haritamızın dört aracıdır. Soyağacı şeması ve köprü soruları sorma yöntemiyle gerçek problemi belirleyebiliriz. Böylelikle şu an sahip olduğumuz korku ve endişenin kaynağının belirlenerek, geçmişte bu korku ve endişeleri yaşamış olan bireyle özdeşleşmesi yoluyla sevgi, şefkat ve cesaret ile korkulardan özgürleşebiliriz.

Köprü soruları sorarak geçmişte tam olarak çözümlenmemiş travmatik olayla yüzleşip, onların yansımalarını taşıdığımızı fark edip sorunu tümden çözebiliriz. Böylelikle bizi özgür kılacak yollar aydınlanmış olacaktır. Geçmişteki aile bireyiyle yüz yüze ya da imgeleme yoluyla yapacağımız konuşma, travma döngüsünü sonlandıracaktır. Bu çalışmalar, yeni nöral yollar oluşturarak beynin işleyişini değiştirmeye yardımcı olacaktır.

Hayat değiştiren hikayeler, güçlü öngörüler, farklı teknikler ve farkındalık uygulamalarıyla geçmişin loş koridorlarına ışık tutan bu muhteşem kitabı bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine alıp okudum. Sizlerin de bu kitap ile tanışmasını isterim.

Bol kitaplı günler, sevgiyle...

Comments


Featured Review
Daha sonra tekrar deneyin
Yayınlanan yazıları burada göreceksiniz.
Tag Cloud
Henüz etiket yok.
bottom of page