top of page

KAYIP SEMBOL


Güzel bir hafta sonundan herkese merhaba arkadaşlar. Dan Brown tarafından kaleme alınan ''Kayıp Sembol'' kitabının yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle.

Simgebilimci, akademisyen Robert Langdon bir sabah uyandığında akıl hocası Peter Solomon'un asistanı olduğunu söyleyen birinden telefon alır. Bu telefonda Washington'taki Kongre Binası'nda konferans vermesi için davet alır. Çünkü konuşma yapacak kişinin rahatsızlandığı söylenir. Teklifi kabul eden Robert Langdon, Washington'a doğru yol alır. Oraya vardığında böyle bir toplantının olmadığını fark eder ve kendisini dehşet veren bir oyunun ortasında bulur.

Kongre Binası'nda çığlıkların geldiği tarafa yönelen Langdon, binanın ortasına bırakılmış kesik bir el görür. Daha yakından baktığında bu elin Peter Solomon'a ait olduğunu fark ederek dehşete kapılır. Kendisine Kongre Binası'nda konuşma yapması için davette bulunan kişiyi aradığında eğer bu akşam gizemi çözmezse Peter Solomon'un öleceği söylenir. Kesik el sembolü, antik çağlarda kullanılan sembolik bir çağrıdır. Bu mistik çağrıyı kabul eden Langdon, bir anda masonik gizemlerin, ezoterik bilgeliğin, saklı kalmış tarihin gizli dünyasına adım atar.

Noetik bilim, antik gizemler, masonik şifreler ve saklı kalan gerçekleri sıra dışı bir kurgu üzerinden açıklayan Dan Brown, bu eseriyle yine farkını ortaya koyar. Okuru müthiş sürükleyici bir yolculuğa çıkaran kitap, bilinmeyene doğru yol alır. Bu bilinmezlik okuru cezbeder. Eski çağlardan beri gizemini koruyan olayların, mason piramidi ve şifrelerin çözülmesinin heyecanı ve merakıyla okunan kitap, bir kapının aralanmasıyla tüm cevapları aydınlatır.

''Da Vinci Şifresi'' ve ''Başlangıç'' kitaplarının ardından okuduğum üçüncü kitap olan ''Kayıp Sembol'' okuduklarım arasında Dan Brown'un en sevdiğim eseri oldu. Mistik olaylara, antik çağlara ilgili biri olarak, kitap fazlasıyla ilgimi çekti. Özellikle Peter Solomon'un kız kardeşi Katherine karakterinin Noetik bilim üzerindeki çalışmaları ilgi çekiciydi. Düşünce gücüyle her şeyin mümkün olabildiği, düşüncelerin de bir kütlesi olduğu anlatılıyordu. Ezoterik bilgelik üzerine güçlü öğretiler taşıyan kitap, okuru derin bir araştırmaya yönlendirmesi açısından oldukça bilgilendirici ve aydınlatıcı nitelikteydi. Merakla, heyecanla ve büyük bir ilgiyle okuduğum bu esrarengiz kitabı mutlaka tavsiye ederim arkadaşlar.

Kitapta, altını çizdiğim satırları sizlerle paylaşmak isterim:

''İnsan düşüncesi fiziki dünyayı gerçekten değiştirebilir.''

''Bir fikrin geniş kitleler tarafından kabul edilmesi, onun gerçekliğinin ispatı değildir.''

''Karanlığın en yoğun olduğu an, daima şafaktan hemen öncesidir.''

''Bazen bir şeyi bambaşka bir ışıkta görmek için, bakış açını biraz değiştirmen gerekebilir.''

''İyi yönlendirilmiş düşünce, öğrenilen bir beceridir.''

Bol kitaplı günler, sevgiyle...

Comments


Featured Review
Daha sonra tekrar deneyin
Yayınlanan yazıları burada göreceksiniz.
Tag Cloud
Henüz etiket yok.
bottom of page