top of page

HER ŞEY


Güzel bir Kasım akşamından herkese merhaba arkadaşlar :) Sıcacık, okuması fazlasıyla keyifli, zaman zaman duygusal, ilk sayfasından itibaren sizi sarıp sarmalayacak ve yüzünüzde tebessüm oluşturacak bir kitabın yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle. Nicola Yoon tarafından kaleme alınmış ''Her Şey'' isimli müthiş kitabı.

Baş karakterimiz Madeline'in ender görülen Akiy (Ağır Kombine İmmün Yetmezliği) adında bir rahatsızlığı vardır. Bir diğer ismiyle ''balon bebek hastalığı'' yani dünyaya alerjisi vardır. Bu rahatsızlığı nedeniyle 17 yıl boyunca evden dışarı çıkamamıştır. Tüm hayatı kitapları, annesi ve hemşiresi Carla'dan ibarettir. Bir gün yanlarındaki eve yeni bir aile taşınır. Bu ailenin Olly adında bir oğulları vardır. Olly'nin gelişiyle Madeline'in yıllardır alışılagelmiş dünyası değişir. Olly sayesinde aslında yaşamadığını fark eden Madeline için yeni bir hayat başlayacaktır. Madeline'in hayatının Olly ile tanışana kadar sıradan oluşu şu cümlelerle ifade edilir: ''Bazen en sevdiğim kitapları sondan başa tekrar okurum. Son bölümden başlar ve başa kadar tersten okurum. Bu şekilde okuduğunuzda, kitabın bölümleri de umuttan çaresizliğe, kendini tanımaktan şüpheye doğru gider. Aşk hikayelerinde çiftler sevgili olarak başlar, sonunda yabancı olurlar. Yetişkinliğe ulaşma kitapları yolunu kaybetme hikayelerine dönüşür. En sevdiğiniz karakterler yeniden doğar. Benim hayatım bir kitap olsa ve tersten okunacak olsa, hiçbir şey değişmezdi. Bugünün dünden hiçbir farkı yoktu. Yarın da bugünle aynı olacaktı. Maddy'nin kitabında bütün bölümler birbirinin aynısıydı. Olly'ye kadar.''

Altını çizerek okuduğum bir diğer satır ise Olly ve Madeline'in karuseller hakkındaki diyaloglarıydı. - Bu bagaj karusellerinin, mükemmel bir yaşam metaforu olduklarına karar verdim. Doğuyorsun. Adına yaşam denilen ve durmaksızın dönüp duran bu acayip mekanizmanın üstüne atılıyorsun. Bazen vaktinden önce düşüyorsun. Bazen kayboluyorsun ya da unutulup sonsuza kadar dönüp duruyorsun. + Gelip alınanlara ne oluyor peki? - Bir yerlerde bir dolabın içinde sıradan hayatlar yaşıyorlar.

Olly ile tanıştıktan sonra ilk kez dışarı çıkmanın verdiği şaşkınlığı Madeline şu cümlelerle ifade ediyor: ''Gerçekten dışarıya mı çıkmıştım ben? Hava nasıl kokuyordu? Rüzgar var mıydı? Ayaklarım yere dokundu mu ki? Kollarıma, yüzüme dokundum. Tenim farklı mıydı? Ya ben?''

Fazlasıyla etkilendiğim ve alıntılamak istediğim diğer satırları sizlerle paylaşmak isterim arkadaşlar:

''Bütünün içinde dikkate almadığımız ne çok farklı dünya vardı.''

''Olly'yi tanımadan önce mutluydum. Ama şimdi yaşıyordum ve bu ikisi farklı şeylerdi.''

''Hiç pişmanlık duymuyorsan yaşamıyorsun demektir.''

''Nasıl olur da insanoğlu hem uçak gibi hayranlık uyandırıcı bir şeyi hem de nükleer bomba gibi korkunç bir şeyi icat eder? İnsanoğlu anlaşılmaz ve çelişkilerle dolu bir varlıktır.''

''Umut ve umutsuzluk , beklenti ve kabul edememe, sevinç ve öfke. Bir duyguyu ve onun tam zıttını aynı anda hissetmek nasıl mümkün oluyordu? Göğsümde bir can yeleği, bacağıma bağlı bir çapayla siyah bir okyanusta debeleniyordum.''

''Küçükken en sevdiğim şeylerden biri paralel evrendeki versiyonlarımı hayal etmekti. Bazen çiçek yiyen ve tek başına bayır yukarı kilometrelerce yürüyen al yanaklı, doğa sporları düşkünü bir kız olurdum. Bazen de paraşütle serbest atlayışlar yapan, çılgın araba yarışlarına katılan, adrenalin yüklü delifişek. Ya da zincirli zırhı içinde kılıcını sallayan bir ejderha avcısı. Böyle şeylerin hayalini kurmak eğlenceliydi çünkü zaten kim olduğumu biliyordum. Şimdiyse hiçbir şey bilmiyorum. Yeni hayatımda kim olmam gerektiğini bilmiyordum.''

''Kaos teorisine göre başlangıç koşullarındaki en ufak bir değişiklik bile hiç beklenmedik sonuçlara yol açabilir. Şu an bir kelebek kanat çırpar ve gelecekte bir kasırga oluşur.''

''Ama bundan daha fazlası olduğunu biliyordum. Ve daha azı. Biçimli ve kaotik bir dünyaydı bu. Güzel ve garip.''

''Gidebildiğim kadar geriye, en başa gittim ve hep aynı noktaya ulaştım. Sevgi. İnsan sevgiden delirebilir. İnsanlar sevgi kaybından delirebilir.''

''Beni hepsinden daha çok paniğe sokan şey Olly'yi böyle değişmiş görmek oldu. Neden aynı kalmasını beklediğimi bilmiyordum. Ben aynı değildim.''

Kitapta hoşuma giden şey Madeline'in spoilerlı inceleme yazıları ve özgün çizimleri oldu. Bunlar Küçük Prens tadında bir kitap oluşturarak kitabı daha tatlı hale getirmiş. Favori kitaplarımdan biri olan Küçük Prens'ten kitapta sıklıkla bahsedilmesi beni cezbeden nokta oldu. ''En sonunda, bulut örgüsü hiçbir şey göremeyeceğim kadar kalınlaştı. Koltuğuma kurulup Küçük Prens'i tekrar okudum. Ve her okuyuşumda olduğu gibi yine yeni anlamlar buldum.''

Anlatım dili sade ve akıcı ve eğlenceli bir şeyler okumak istiyorsanız bu kitap tam da size göre arkadaşlar. Kitabın filminin de olduğunu öğrendim ve en kısa zamanda izleyeceğim. Filmi izlemeden önce kitabın okunmasının avantajlı olacağı görüşündeyim. Sizler de okudukça ve izledikçe yorumlarınızı paylaşın isterim arkadaşlar. Bol kitaplı günler, sevgiyle...


Comments


Featured Review
Daha sonra tekrar deneyin
Yayınlanan yazıları burada göreceksiniz.
Tag Cloud
Henüz etiket yok.
bottom of page