BAŞLANGIÇ

Güneşli bir bahar gününden herkese merhaba arkadaşlar. Dan Brown'un kaleminden ''Başlangıç'' kitabının yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle. ''Da Vinci Şifresi'' ve ''Kayıp Sembol'' romanlarından sonra okuduğum üçüncü eseri olan bu kitabı son derece beğendiğimi söyleyerek başlayabilirim.

Edmond Kirsch, ateist bir bilgisayar uzmanı, mucit ve girişimcidir. Tüm dünyaya duyuracağı, bütün dinleri yerinden sarsacak, yüzyıllardır insanların merak ettiği ''Nereden geldik? Nereye gidiyoruz?'' sorularına cevap bulduğu, bilim dünyasında çığır açacak, yapay zeka teknolojisiyle geliştirdiği bir buluş bulmuştur. Canlı yayında bu buluşunu yayınlamadan önce Hristiyan, Müslüman ve Yahudi üç din adamıyla bunu paylaşır. Din adamları, bu buluşun açıklanması neticesinde insanların dini inanışlarının yok olacağı ve görevlerinin son bulacağı endişesini taşırlar.

Bilbao'daki Guggenheim Müzesi'nde yayınlanacak olan ve tüm insanlığı derinden sarsacak olan buluş için milyonlarca insan katılımcı olmuştur. Edmond Kirsch'in yirmi yıl kadar önce, Harvard'daki hocalarından biri olan Profesör Robert Langdon da katılımcılar arasındadır. Robert Langdon, kitabın başkarakteridir. Müze yöneticisi ve aynı zamanda kraliyet sarayından Prens Julian'ın nişanlısı olan Ambra Vidal'ın sunumuyla canlı yayın başlar. Ve olayların seyri bu esnada meydana gelecek bir olayla tamamen değişir.

İnsanoğlunu başlangıçtan bugüne meşgul eden iki temel soruya cevap bulma iddiasındaki fütüristin tam da keşfini açıklayacağı gece her şey trajik bir şekilde karanlığa gömülür. Eski öğrencisinin sunumuna davetli olan Simgebilim Profesörü Robert Langdon söz konusu keşfi öğrencisinin anısına dünyaya duyurmaya karar verir. Bu yolda, Ambra Vidal da kendisiyle birliktedir. Ancak her ikisi de kendilerini bekleyen şifrelerden, acı sürprizlerden ve ölümcül fanatiklerden habersizdir.

Kitapta en çok ilgi çeken kısım, romanda bahsi geçen tüm sanat eserleri, mimari yapılar, bilimsel çalışmalar ve dini örgütlerin gerçek olmasıdır. Yazarın derin bir araştırma, bilgi birikimi ve gözlem sonucunda oluşturduğu bu eserinin okuyucular üzerinde müthiş tesir yaratacağından eminim. Şifre ve sembolleri takip ederek olayları ve psikolojik analizler yaparak karakterleri çözmek sanırım en heyecan verici noktaydı.

Kitaptaki mimari yapıların görkemli ve detaylı tasvirleri, merak uyandıran bilimsel gözlemler ve bu konudaki varsayımlar altını çizerek defalarca okuduğum kısımlardı. Kitabın sonu ise en çok şaşırdığım kısımdı. ''Fareler ve İnsanlar'' kitabındaki bir bölüme atıfta bulunularak gözler önüne serilmişti. Kurgusu müthiş bir yaratıcılıkla oluşturulmuş bu kitabın üzerimdeki tesiri bir hayli uzun süreceğe benziyor. İnanılmaz derecede akıcı dili ve merak uyandıran olay örgüsü ile zaten hayran olduğum yazar Dan Brown'un bu enfes eserini kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum. 535 sayfadan oluşan ve Petek Demir İncek çevirisiyle altın kitaplar yayınevinden yayınlanmış bu eseri beş günde okuduğumu söyleyebilirim. Ne kadar sürükleyici olduğunu buradan tahmin edebilirsiniz. Yazarın ''Melekler ve Şeytanlar'', ''Cehennem'', ''İhanet Noktası'' ve ''Dijital Kale'' eserlerini de en kısa sürede edinip yorumlarını sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyorum.

Kitapta altını çizdiğim bazı bölümleri sizlerle paylaşmak isterim:

''Dünyanın mütevazı kişilere miras kalması gerekirdi ama tam aksine gençlere kaldı. Kendi ruhlarına bakmak yerine bilgisayar ekranlarına bakan teknoloji bağımlılarına...''

''Bilim ile din rakip değildir. Onlar aynı hikayeyi anlatmaya çalışan farklı dillerdir. Bu dünyada ikisine de yer var.''

''Düşmanlarınız mı var? Güzel. Demek ki hayatta bir şeylerin mücadelesini vermişsiniz.''

''En büyük güce sahip insanlar için bile hayat kısadır. Ölümü yenmenin tek bir yolu vardır, o da insanın hayatını bir şaheser haline getirmesidir. Şefkat göstermek ve yürekten sevmek için her fırsatı değerlendirmeliyiz. Annendeki cömertliğin sende de olduğunu gözlerinde görüyorum. Vicdanın kılavuzun olsun. Önünü göremediğinde sana yolu kalbin göstersin.''

''Zamanlama her şeydir.''

''Kararsız durumlar daima büyük değişikliklerin habercisidir. Dönüşümlerden hemen önce kargaşa ve korku baş gösterir.''

''Her şeyi bilen bir Tanrı tarafından yargılanma korkusu, insanlar arasındaki cömertliği artırıyor.''

''Bazen başka birinin gerçeğini anlamak için tek yapman gereken bakış açını değiştirmektir.''

Bol kitaplı günler, sevgiyle...