top of page

YAKICI SIR


Ağustos ayının son haftası...Yaz mevsiminin son demleri...Cüneyt Özdemir'in Şeyma Subaşı'nın kitabını eleştiri videosundaki ''nokta nokta nokta''şeklinde okuyuşu ve videoda arka plandaki o dramatik müzik aklıma geldi.Videoyu izlemiş olanlar belki de bu satırları okuduklarında gülümseyecekler.Ben de gülümsedim:)Eğlenceli bir başlangıcın ardından hemen kitabımıza geçmek istiyorum.Stefan Zweig'dan ''Yakıcı Sır''. ''Olağanüstü Bir Gece'' eserinde olduğu gibi bu eserde de farklı,şaşırtıcı bir son olduğunu söyleyebilirim. Zweig başkadır. Kitaplarındaki karakterlerin his dünyalarına girdiğinizde iyiyi de kötüyü de derininizde yaşarsınız.Kötü son da iyi son da olsa tatmin olmuş bir şekilde kapağını kapatırsınız.Bu hissi seviyorum.Ankara kitap fuarında bir dolu Zweig eseri almakla çok doğru bir karar vermişim gerçekten.Eserlerinde her tadı barındırıyor.Aşk,nefret,gurur,kibir,öfke,tutku,pişmanlık,coşku,sevinç,mutluluk.Ve her duyguyu öyle derin,yoğun bir psikoloji ile ele alıyor ki okurken adeta yaşıyoruz.Gülümsüyoruz,ağlıyoruz.Zweig bunu gerçekten başarıyor.''Yakıcı Sır'' eserinde de bir çocuğun bakış açısını,his ve düşünce dünyasını,psikolojisini ele alıyor.Çocuklar öyle masum öyle temiz varlıklardır ki hangi yaştan olursanız olun onların his dünyalarına hitap ettiğiniz taktirde bir anda onlarla arkadaş olabilir,bağ kurabilirsiniz.Bağ arttıkça daha çok iletişim kurmaya başlar,duygusal anlamda beklentileri artar ve beklentilerine karşılık bulamazsa bir anda sessizliğe gömülür,düşünür.Bir yerlerde yanlış mı yapmıştır?İstemeden arkadaşını kırmış mıdır?Arkadaşı onunla artık neden ilk günlerdeki gibi konuşmuyordur?Durum böyle olunca gözlem yapmaya başlar.İşin aslını öğrenmeye çalışır.İşte bu eserde anlatılan çocuğun ruh hali tam olarak burada devreye girer.Annesi ile o çok sevdiği yabancının kendisinden bir şeyler gizlediklerini düşünür.Bu sırrı öğrenebilmek için kendince planlar yapar.Annesini o yabancıdan koruma iç güdüsü ile bir anda o sessiz,sakin kimliğinden sıyrılıp bambaşka bir karaktere bürünür.İşte hayat öylesine karmaşıktır ki sevildiğimizi zannederken nefretle,merhameti ararken zulümle karşılaşmamız an meselesidir.Neden böyle olduğunu kendimize sorarız,sorgularız.Çözülmeyi bekleyen,belirsiz ruhumuzu canlı tutan da bu öğrenme,sorgulama isteğidir.Bu sorgulamalar sayesinde derin düşünerek psikolojik tahlillere yönelebiliriz.Zweig da bu eserinde 12 yaşındaki bir çocuğun kendisine çok yakın davranan yabancı ile arkadaş olup ona güvendikten sonra annesi ile tanıştıktan sonra unutulduğunu,kandırıldığını hissedip o anda başlayan sorgulama sürecini ele alır.Bu eser ile yetişkin davranışlarının,çocukların davranışlarının şekillenmesi üzerinde müthiş derecede önemli olduğunu deneyimledim.Anneler çocukları için sevgi figürüdür,çocukların hayatta kalmalarını sağlayacak olan yaşam becerilerini öğrenmede en etkili bireydir.Dolayısıyla çocuk yetiştirmede tutar,denge önemlidir.Psikolojik olarak sağlam bireylerin oluşumu çocuklukta başlar.Çocuk,tutarsız davranışlarla şekillenmiş bir çevrede yetiştiği taktirde kişisel gelişimini ne kadar sağlamış olursa olsun ileride yeni kuracağı aile içerisinde davranışsal olarak çocuklukta öğrendiklerini yansıtacaktır.Büyüklerin karmaşık dünyasında olan çocuklara olur her zaman.Çocuğun kendi dünyasında yaşadığı zafer,coşku,mutsuzluk,aldatılma hissi göz ardı edilir hep.İşte bu eserde de Zweig bir çocuğun bakış açısı, psikolojisi ile ele alıyor hikayeyi.Özellikle son sayfalarda fazlasıyla etkilendiğimi söyleyebilirim.Kurgu olarak günlük yaşamda karşılaşabileceğimiz türden bir konusu var.Fakat kim der ki böyle bir konu kitap haline getirilir? Zweig bunu başarmış. Basit görünen bir konuyu bir çocuğun his dünyası ile bütünleştirerek,psikolojik analizlerle içselleştirerek betimlemeli cümleleri ile bir eser oluşturmuş. Çocuğun iç dünyasında yaşadıklarını birkaç alıntı yaparak paylaşmak istiyorum. ''Ben burada kapalıyken aşağıda neler oluyor? Acaba şimdi neler planlıyorlar? Sonunda sır açığa çıkacak ve ben bunu kaçıracak mıyım?Ah,yetişkinlerin arasında olduğumda her zaman ve her yerde varlığını hissettiğim,geceleri kapılarının ardına sakladıkları,habersizce yanlarına yaklaştığımda seslerini alçaltmalarına neden olan şu sır,günlerdir neredeyse dokunabileceğim kadar yaklaşmışken hala ona ulaşamıyorum! Onu açığa çıkarabilmek için neler vermezdim!Bir keresinde babamın kitaplığından kitaplar aşırıp okumuştum,bütün o tuhaf şeyler bu kitaplarda vardı,ama ben anlamamıştım.Herhalde bu sırrı ortaya çıkarmak için önce bir şifreyi kırmak gerekiyor.Bu belki benim içimde,belki de başkalarında.Hizmetçi kıza sorup kitaplardaki anlamadığım yerleri bana anlatması için yalvarmıştım,fakat o gülüp geçmişti.'' ''Çocuk olmak korkunç bir şey,her şeyi öylesine merak etmek ve kimseye soramamak,sanki aptal ve yararsız bir şeymişsin gibi şu büyüklerin karşısında hep gülünç düşmek.'' ''Bizim daha çok küçük olduğumuzu ve geceleri hep uyuduğumuzu sanıyorlar,fakat uyur gibi yapıp kulak kabartabileceğimizi,aptal gibi görünüp çok zekice davranabileceğimizi unutuyorlar.'' Çocuğun yeni tanıştığı yabancıya karşı annesini koruma iç güdüsüyle sarfettiği işte o sözler: ''Yalancının biri o,bir düzenbaz.Hilekarlık ve alçaklıktan başka bir şey yaptığı yok.Seninle tanışmak istediği için bana iyi davrandı,bana bir köpek yavrusu vermeyi vaat etti.Sana ne vaat ettiğini ve sana niçin iyi davrandığını bilmiyorum,ama senden de bir şeyler istiyordur anne,muhakkak.Yoksa o kadar nazik ve iyi davranmazdı.O kötü bir insan.Yalan söylüyor.Adamın yüzüne bir baksana,ne kadar sahte davranıyor.Ah ondan nefret ediyorum, o zavallı yabancıdan,o alçaktan...'' ''Anne,onun niyetinin iyi olmadığını sen de görmüş olmalısın.Seni olduğundan başka biri haline getirdi.Değişen sensin,ben değilim.Sadece onunla olasın diye seni bana karşı kışkırttı.Seni de kandırmak istediğinden eminim.Sana ne vaat etti bilmiyorum.Ama sözünü tutmayacağını biliyorum.Kendini ondan korumalısın.İnsan birine yalan söylüyorsa,başkasına da söyler.O kötü,güvenilmez bir insan.'' Kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap arkadaşlar. Einstein'in sözü ile yazıma son veriyorum.''Dünyada bir tane dahi çocuk mutsuz olduğu sürece,büyük icatlar ve ilerlemeler hiçtir.'' Bol kitaplı günler,sevgiyle...

Featured Review
Daha sonra tekrar deneyin
Yayınlanan yazıları burada göreceksiniz.
Tag Cloud
Henüz etiket yok.
bottom of page